20 Mayıs 2012

Ben öğrenciliğimi özledim.

Geçen sene bu zamanlarda, beyim kıvlcımlarımı çufçuflarcasına ders çalıştığım final döneminde, kötü geçen bir sınavımı hatırlıyorum. Bugün mail box'ımda eski bir mail ararken, tesadüfen o sınavın arkasından hocama attığım bir maili gördüm. Hoşuma gitti bloguma koyayım dedim.

Yiğit'ten Yakarışlar

Hocam bakmayın böyle bi başlık attığıma, daha önce öyle pek yakarışta bulunduğum olmamıştı, ama bu sefer durum kritik.

Hocam bi 65 yetiyo yaaa ;)) Bu sene mezun olmaya çalışıyorum. Hiç ders bırakmamam lazım.

Yazın Amerika'da staj'da olucam. Bu yüzden, Yaz okulu + Tek ders ile, 4 dersten kalma hakkımı da kaybetmiş oluyorum.

E hepsi de güzel geçti ve geçiyor. Yerel'de öyle ama risk altında olduğum için biraz insiyatifli değerlendirmenizi rica ediyorum.

Çalıştığım için derslere gelemiyorum biliyosunuz. Dolayısıyla ödev'de alamadım.

Sanırım bu kadar kritik bir aşamada siz de olsaydınız, benim yaptığımı yapardınız ;))

Durun en bomba cümlemi kurucam şimdi: "Belki sizin hayatınızda bu not çok küçük bir ayrıntı olucak, ama ben ilerde uluslararası platformda başarılı bir geçmişi olan 50'li yaşlarda bir işadamı olduğumda, sizleri minnetle anıcam."

Zeki, ahlaklı, saygılı, yakışıklı, çalışkan, güleryüzlü, sabahtan akşama kadar kırmızı  cafe'de oturmayan, hem çalışan, hem okuyan öğrenciniz...

Yiğit Keskin ;))
2005465022
Yerel Yönetimler


Maili tekrar okuyunca, şöle bi durdum düşündüm, bi tarafın yiyorsa şimdi bu lafları patronuna söyle bakalım dedim. Söylenir mi? Söylenmez. Bu lakayitlik ancak öğrencilik yıllarında yapılırdı. O da bitti gitti...

I feel like a shit. WTF..